Çok Sevgili Bayan Schlotterstein,
Umut etmek, her zaman iyidir. Umut ettiğinde yaşayacağın bir an düş kırıklığıyken, umutsuzsan… evet, insanın neler yaşayacağını zaten biliyorsun.
Ağaçlar ve insanların farkı nedir peki? Ağaçtan neler bekleyeceğin çok açıktır. Seni yağmurdan koruyabilir. Ama yağmurun korunulması gereken bir şey olduğunu da kim çıkarmış? Ayrıca yağmurdan korunmak istiyorsan pek çok yol var. Hanımların kullandığı zarif bir şemsiye mesela. Ama söyle bana, şemsiyeler ağaçların yerini tutabilir mi? Ağacı, seni yağmudan korduğu için değil, ağaç olduğu için sevmelisin.
Ayrıca sonbahar ağaçların yaprak dökme mevsimi değil midir? Belki itiraz edebilirsin, her ağaç yaprak dökmez diye. Ama lütfen, sonbaharda yaprak dökmeyen bir ağaç, sıkıcıdır. Ağaç dediğin ilkbaharda çiçek açmalı, sonbaharda yaprak dökmelidir. Evet ağaç seni yağmurdan korur, ama sonbaharda eksik yaprak aralarından kafana birkaç damla yağmur düştüğünde, hemen ağacı suçlamak bencilce değil midir?
Ya bulutlar? Onları tepelerimize yağmur bıraktığı için suçlayabilir miyiz? Bulutlar beyazdır, fakat zaman gelir kararıp, yağmur olup üzerimize düşerler. Islak olmak, minnettar olmama sebebi midir ki?
Belki de şapkalarımızı dizlerimizin üzerine koyup, düşünme zamanı gelmiştir…
Sevgilerle,
Kırık ve yalnız bir düş parçası.
Not : Büyümek sıkıcı olmak, hayallerinin üzerine kapıyı çarpıp çıkmak değildir. Büyümek, anlamaktır.
“keşke yanımda olsaydın
kolay olurdu o zaman
ben sussam sen anlatsaydın
yorulunca uyusaydın”
2 yorum:
miyuw..
imza, bir tavşan
bulutum..kutsal düş..
bir tavşan
Yorum Gönder